Kooperatiflere ortak olma şartları 1163 sayılı Kooperatifler Kanunu ve Kooperatif anasözleşmelerinde belirtilmekte olup, S.S. … Alan Kılavuzları Kültürel Eğitim Hizmet Üretim Ve Pazarlama Kooperatifi Anasözleşmesinin Ortaklık Şartları başlıklı 10’uncu maddesinde de bu şartlar sayılmış bulunmaktadır. Dolayısıyla kooperatife ortak olunması bakımından anasözleşmede belirtilen şartları taşıyan herkesin anılan kooperatife ortak olmalarında kooperatifçilik mevzuatı bakımından bir sakınca bulunmamaktadır.
Konunun 657 sayılı Devlet Memurları Kanununa tabi memurlar açısından değerlendirilmesi halinde ise; anılan Kanunun ticaret ve diğer kazanç getirici faaliyetlerde bulunma yasağına ilişkin 28’inci maddesinin birinci fıkrasında da, memurların Türk Ticaret Kanununa göre tacir veya esnaf sayılmalarını gerektirecek bir faaliyette bulunamayacakları, ticaret ve sanayi müesseselerinde göreve alamayacakları, ticari mümessil veya ticari vekil veya kolektif şirketlerde ortak veya komandit şirkette komandite ortak olamayacakları öngörülmüş, öte yandan memurların üyesi (ortağı) oldukları yapı, kalkınma ve tüketim kooperatifleri ile kanunla kurulmuş yardım sandıklarının yönetim ve denetim kurulları üyelikleri ve özel kanunlarda belirtilen görevlerin bu yasaklamanın dışında olduğu belirtilmiştir.
Kooperatifler Kanununun 1’inci maddesindeki tanımlamaya göre kooperatifler tüzel kişiliği haiz olmak üzere ortaklarının belirli ekonomik menfaatlerini ve özellikle meslek ve geçimlerine ait ihtiyaçlarını işgücü ve parasal katkılarıyla karşılıklı yardım, dayanışma ve kefalet suretiyle sağlayıp korumak amacıyla gerçek ve tüzel kişiler tarafından kurulan değişir ortaklı ve değişir sermayeli ortaklıklardır.
657 sayılı Kanunun 28’inci maddesindeki yasaklama hükümlerinin 1163 sayılı Kooperatifler Kanunundaki kooperatif tanımından hareketle değerlendirilmesi sonucunda, sırf kooperatif ortağı olmanın ticaret veya kazanç getirici faaliyette bulunma anlamı taşımayacağı, ancak açık şekilde yasaklanması nedeniyle memurların ortağı oldukları yapı, kalkınma ve tüketim kooperatifi dışındaki kooperatif türlerinde yönetim ve denetim kurulu üyelikleri ile tüm kooperatiflerde müdür ve benzeri ticari faaliyetten sorumlu olmalarını gerektirecek görevleri üstlenemeyecekleri düşünülmektedir. Nitekim Danıştay 1. Dairesinin 19.06.1991 tarih ve E. 1991/77, K. 1991/105 sayılı bir kararında; sırf bir anonim şirkete kurucu üye olmanın tacir veya esnaf sayılmasını gerektirmediği, 28’inci maddedeki yasaklama kapsamında da değerlendirilemeyeceği belirtilmiştir.
Bu nedenle, 657 sayılı Devlet Memurları Kanununa tabi memurların kooperatifinize ortak olmalarında bir sakınca bulunmadığı, ancak yönetim ve denetim kurulu üyeliği ile müdür ve benzeri sorumluluk üstlenmelerini gerektirecek bir görev almalarının sözkonusu yasaklama kapsamına gireceği sonucuna ulaşılmaktadır.
Öte yandan, anılan kooperatifin anasözleşmesinin 6’ncı maddesinde belirtilen amaç ve çalışma konuları incelendiğinde ise; kooperatifin amacının ortaklarının alan kılavuzluğu hizmetlerini pazarlamak, “Alan Kılavuzlarının Seçimi Eğitimi Çalışma Usul ve Esasları Hakkında Yönetmelik” hükümleri kapsamında faaliyette bulunmak ve ortaklarının bu hizmetlerle ilgili ihtiyaçlarını karşılamak olduğu anlaşılmakta olup, 657 sayılı Kanuna kabi kişiler açısından sözü edilen alan kılavuzluğu hizmeti yürütme işleminin ticaret ve kazanç getirici faaliyette bulunmak kapsamına girip girmeyeceğinin değerlendirilmesi hususu Bakanlığımız görev ve yetkileri dışında kalmaktadır.
Kaynak: http://koop.gtb.gov.tr/data/51f7ab34487c8e14b445463c/Kooperatiflere%20%C4%B0li%C5%9Fkin%20Bakanl%C4%B1k%20G%C3%B6r%C3%BC%C5%9Fleri%20(Kas%C4%B1m%202011).doc